Haber

Ortadoğu’da gerilim: İran ve İsrail’in askeri güçleri ve savunma kapasiteleri ne durumda?

Hizbullah geçen hafta boyunca İsrail’in kuzeyine bir dizi insansız hava aracı ve roket saldırısı düzenledi, ancak İsrail’in geçen ay örgütün üst düzey komutanı Fuad Şükür’e yönelik suikastına karşılığın yenüz verilmediği uyarısında da bulundu.

Salı günü de güvenlik kaynakları ve tıbbi görevlilere göre İsrail sınırının yaklaşık 30 kilometre kuzeyindeki Mayfadun kasabasında bulunan bir eve yönelik saldırı sonucu dört kişi öldü.

Karşılıklı saldırılar, İsrail, İran ve Hizbullah arasında artan gerilimin ardından yaşandı ve çatışmaların yayılabileceği korkusunu artırdı.

Peki, bölgede büyük bir savaşın patlak vermesi durumunda, tarafların askeri güçleri gidişatı nasıl etkileyebilir?

Geçtiğimiz hafta Hamas, siyasi lideri İsmail Haniye’nin İran’ın başkenti Tahran’da öldürüldüğünü açıkladı. İsrail saldırının arkasında olup olmadığını söylemedi.

İran’ın 13 Nisan’da İsrail’e yönelik füze ve insansız hava aracı saldırıları başlatması ve İsrail’e ait olduğu sanılan bir insansız hava aracının İran’daki bir hedefi vurmasından sonra gerilim giderek arttı.

İsrail’de önemli bir kayıp olmamasına rağmen 300’den fazla SİHA ve füzenin atıldığı saldırı İran’ın uzaktan vurma kabiliyetini gösterdi.

Hangi taraf daha üstün?

BBC bu soruyu aşağıda listelenen kaynakları kullanarak değerlendirdi, ancak her iki ülkenin de gizli tuttuğu askeri kapasiteleri olabilir.

Uluslararası Stratejik Araştırmalar Enstitüsü (IISS), iki ülkenin ordularının askeri gücünü çeşitli resmi ve açık kaynak yöntemlerini kullanarak karşılaştırılıyor ve olabilecek en iyi tahminleri yürütüyor.

Stockholm Uluslararası Barış Araştırmaları Enstitüsü gibi çeşitli diğer kuruluşlar da değerlendirmeler yapıyor, ancak verilerini açıklamayan ülkeler için bu değerlendirmelerin doğruluğunu ölçmek daha zor.

Ancak Oslo Barış Araştırmaları Enstitüsü’nden (PRIO) Nicholas Marsh, IISS’in dünya çapında ülkelerin askeri gücünü değerlendirmede bir ölçüt olarak görüldüğünü söylüyor.

IISS, İsrail’in savunmaya İran’dan daha fazla harcama yaptığını ve bunun da olası bir çatışmada önemli bir güç sağladığını söylüyor.

İran’ın savunma bütçesinin 2022 ve 2023 yıllarında yaklaşık 7,4 milyar dolar olduğunu belirten IISS, İsrail’in bütçesinin bunun iki katından fazla, yaklaşık 19 milyar dolar olduğunu söylüyor

İsrail’in GSYİH’sine oranla savunma harcamaları da İran’ın iki katı kadar.

Sıradaki hamle

İsrail ve Hizbullah birbirlerine yönelik saldırılarını artırdı. İsrail, Lübnan’daki Hizbullah hedeflerine hava saldırıları düzenledi ve 30 Temmuz 2024 tarihinde üst düzey komutan Fuad Şükür’ü öldürdüğünü açıkladı.

Hizbullah İsrail’in kuzeyine füzeler fırlattı. İsrail’in Demir Kubbe füzesavar sistemi bunların çoğunu imha etti.

Ancak Janes savunma analiz dergisinde Orta Doğu Savunma Uzmanı Jeremy Binnie, “Demir Kubbe, Lübnan’dan fırlatılan daha kısa menzilli topçu roketleri ve füzelere karşı savunma sağlayan temel sistem olacak, ancak Hizbullah’ın İsrail hava savunmasını en azından geçici olarak durdurabilecek kadar çok sayıda füzeye sahip olduğu tahmin ediliyor” diyor.

Oslo Barış Araştırmaları Enstitüsü’nden Nicholas Marsh “İran kapsamlı bir hedef listesi yayınladı. Bu dikkat dağıtmaya yönelik bir girişim olabilir. Ancak İsrail’in tüm olası hedefleri koruması zor olacaktır” ifadelerini kullanıyor.

Marsh, “İsrail için önemli olan, ülkeye yaklaşmadan önce kaç tanesini vurabilecekleri olacaktır” diyor.

Gerilimde büyük bir tırmanma olabilir mi?

Ripley, “Kendinizi İranlıların, Hizbullah’ın ve Husilerin (Orta Doğu’da uluslararası deniz taşımacılığına saldıran İslamcı militan grup) yerne koymalısınız. Neden aynı şeyi tekrar yaparak çabalarınızı boşa harcayasınız ki?” diyor.

Ripley, İran’ın Hizbullah’ı bir sınır saldırısı düzenlemeye teşvik edebileceğini öne sürüyor. Ripley, İran’ın daha alışıldık füze saldırılarının İsrail savunmasını kolayca aşamadığını, ancak Hamas’ın 7 Ekim saldırılarının İsrail’i şaşırttığını görebildiğini söylüyor.

Ayrıca Ripley İran’ın yabancı petrol tankerlerine el koymayı düşünebileceğini kaydediyor.

Ancak Janes’ten Jeremy Binnie böyle bir tırmanışı olası görmüyor.

“Hizbullah’ın seçkin Radvan gücü sınır ötesi operasyonlar için eğitim alıyor ama benim hissim misillemeye dahil olmayacağı yönünde” diyen Binnie devam ediyor:

” İsrail ordusu bu senaryoya 7 Ekim’de olduğundan çok daha hazırlıklı olacak. Diğer yandan az sayıda İsrail vatandaşının kaçırılması bile 2006’da olduğu gibi büyük bir gerilime yol açabilir.”

2006 yılında Hizbullah’ın iki İsrail askerini kaçırmasının ardından İsrail Lübnan’da bir kara saldırısı düzenledi. Her iki tarafta da önemli sayıda can kaybı oldu ve şiddetli çatışmalar yaşandı.

Ripley, İsrail’in Hizbullah’ın askeri donanım gücü üzerinde önemli bir etki yaratmak yerine, moralini bozmak için daha fazla saldırı düzenleyebileceğini düşünüyor ve şöyle konuşuyor:

“2006’da Lübnan’da ve şimdi Gazze’de yaptıkları bu.”

Teknolojik üstünlük

IISS verileri İsrail’in savaşa hazır 340 askeri uçağa sahip olduğunu ve bu sayede hassas hava saldırılarında üstünlük sağladığını gösteriyor.

Bu jetler arasında uzun menzilli F-15 uçakları, radardan kaçabilen yüksek teknolojili “hayalet” uçaklar diye nitelendirilen F-35’ler ve hızlı saldırı helikopterleri bulunuyor.

IISS İran’ın savaş kabiliyetine sahip yaklaşık 320 uçağı olduğunu tahmin ediyor. Bu jetler 1960’lara kadar uzanıyor ve F-4’ler, F-5’ler ve F-14’leri içeriyor (F-14, 1986 yapımı Top Gun filminde meşhur olmuştu).

Ancak Oslo Barış Araştırmaları Enstitüsü’nden (PRIO) Nicholas Marsh, bu eski uçaklardan kaç tanesinin gerçekten uçabildiğinin belirsiz olduğunu ve ek parça tedarik etmenin son derece zor olacağını söylüyor. Bunun nedeni ise Batı’nın İran’a karşı uyguladığı yaptırımlar.

Demir Kubbe ve Ok

İsrail’in askeri savunmasının belkemiğini Demir Kubbe ve Ok sistemleri oluşturuyor.

Füze mühendisi Uzi Rubin, Savunma Bakanlığı’na bağlı İsrail Füze Savunma Örgütü’nün kurucusu.

Şimdi Kudüs Strateji ve Güvenlik Enstitüsü’nde kıdemli bir araştırmacı olan Rubin, BBC’ye verdiği demeçte Demir Kubbe ve uluslararası müttefiklerin İran’ın İsrail’e fırlattığı füze ve insansız hava araçlarının neredeyse tamamını imha ettiğini gördüğünde kendisini ne kadar “güvende” hissettiğini söyledi.

İsrail İran’dan ne kadar uzakta?

İsrail İran’dan 2.100 km’den daha uzakta. Defence Eye editörü Tim Ripley, İsrail’in İran’a öncelikle füzelerle saldırabileceğini söylüyor.

İran’ın füze envanteri Orta Doğu’nun en geniş ve en çeşitlisi olarak kabul ediliyor.

ABD Merkez Komutanlığı’ndan General Kenneth McKenzie 2022 yılında İran’ın “3 binden fazla” balistik füzeye sahip olduğunu söyledi.

CSIS Füze Savunma Projesi’ne göre İsrail de birçok ülkeye füze ihraç ediyor.

İran’ın füzeleri ve insansız hava araçları

1980-1988 yılları arasındaki Irak-İran savaşının ardından İran, füze sistemleri ve insansız hava araçları envanteri üzerinde kapsamlı çalışmalar yürütüyor.

Ülke, kısa ve uzun menzilli füzeler ve insansız hava araçları geliştirdi ve bunların birçoğu yakın zamanda İsrail’e ateşlendi.

Husi isyancıların Suudi Arabistan’ı hedef alan füzelerini inceleyen analistler bunların İran yapımı olduğunu söylüyor.

Uzun menzilli saldırılarla ‘cezalandırma’ yöntemi

Defence Eye’dan Tim Ripley İsrail’in İran’la bir kara savaşına girme ihtimalinin çok düşük olduğunu söylüyor.

Ripley, “İsrail’in en büyük avantajı hava gücü ve güdümlü silahları. Yani İran’daki kilit hedeflere hava saldırısı düzenleme potansiyeline sahip” diyor ve İsrail’in büyük olasılıkla havadan yetkilileri ve petrol tesislerini hedef alacağını söylüyor.

Ripley sözlerine şöyle devam ediyor:

“‘Cezalandırmak’ bu işin merkezinde yer alıyor. İsrailli askeri ve siyasi liderler bu kelimeyi her zaman kullanıyor. Bu onların felsefesinin bir parçası; rakiplerinin İsrail karşıtlığı konusunda tekrar düşünmelerini sağlamak için acı çektirmek zorunda olma düşüncesi.”

Geçmişte İranlı üst düzey askeri yetkililer ve siviller hava saldırılarında öldürüldü. Örneğin İran’ın İsrail’e saldırısına neden olan, 1 Nisan’da Suriye’nin başkentindeki İran konsolosluk binasının vurulması.

İsrail bu saldırının ya da önde gelen İranlı yetkilileri hedef alan bir dizi saldırının sorumluluğunu üstlenmedi.

Ancak sorumluğu olduğunu reddetmedi de.

Deniz kuvvetleri

IISS raporlarına göre İran’ın yaşlanan donanmasında yaklaşık 220 savaş gemisi bulunurken, İsrail’in 60 civarında gemisi var.

Analistler İran’ın donanmasının bir savaşta mücadele edebilecek kapasitede olmadığını söylüyor.

Siber saldırılar

Bir siber saldırıda İsrail’in İran’a kıyasla kaybedecek daha fazla şeyi var.

İsrail’in savunma sistemi İran’ınkine kıyasla daha gelişmiş bir sistem. İsrail ordusuna yönelik bir siber saldırı çok daha etkili olabilir.

İsrail hükümetinin Ulusal Siber Direktörlüğü, “siber saldırıların yoğunluğu her zamankinden daha fazla, en az üç kat daha fazla ve İsrail’in her sektöründe saldırılar var. İran ve Hizbullah arasındaki işbirliği savaş sırasında arttı” diyor.

Ulusal Siber Direktörlüğüne göre 7 Ekim saldırıları ile 2023 yılı sonu arasında 3 bin 380 siber saldırı gerçekleşti.

İran Sivil Savunma Teşkilatı Başkanı Tuğgeneral Gholamreza Jalali, İran’ın son parlamento seçimlerinden önceki ay yaklaşık 200 siber saldırıyı engellediğini söyledi.

Aralık ayında İran Petrol Bakanı Javad Owji, bir siber saldırının benzin istasyonlarında ülke çapında kesintiye neden olduğunu duyurmuştu.

Nükleer tehdit

İsrail’in kendi nükleer silahlarına sahip olduğu düşünülüyor ancak resmi olarak bir muğlaklık politikası yürütüyor.

İran’ın nükleer silahlara sahip olduğu düşünülmüyor ve aksi yöndeki suçlamalara rağmen, sivil nükleer programını nükleer silahlı bir devlet olmak için kullanmaya çalıştığı yönündeki iddiaları reddediyor.

Coğrafya ve demografik özellikler

İran İsrail’den çok daha büyük bir ülke ve nüfusu (yaklaşık 89 milyon) İsrail’inkinin (yaklaşık 10 milyon) yaklaşık dokuz katı. Ayrıca İsrail’in yaklaşık altı katı kadar da askeri var.

IISS’e göre İran’ın asker sayısı 600 bin, İsrail’inki ise 170 bin.

İsrail nasıl karşılık verebilir?

Tel Aviv Üniversitesi’nden Orta Doğu araştırmacısı Dr. Eric Rondsky, İsrail’in, İran saldırdığında yüksek alarm durumuna geçerek, başarısızlığı kabul ettiğini söylüyor.

Komşu ülkelerdeki İran destekli militanlar düzenli olarak İsrail’in nüfuz alanlarına saldırılar düzenliyor ve hedef haline gelebilirler.

Açık kaynaklardan askeri istihbaratları derleyen küresel şirket Janes’in Orta Doğu Savunma Uzmanı Jeremy Binnie, İsrail’in hemen misilleme yapmayacağını düşünüyor: “Misilleme yapmak isterlerse Lübnan ya da Suriye’deki mevzileri bombalamak gibi bir dizi seçenekleri var.”

Binnie, geniş çaplı konvansiyonel bir savaş olacağını düşünmüyor.

“Ordu savaşmayacak, donanma savaşmayacak, onlar (İran ve İsrail) birbirlerinden çok uzaktalar.

“Her iki tarafın da diğer tarafın hava savunmasına karşı uzun menzilli saldırı kabiliyetine sahip olduğu bir durum söz konusu. İsrail’in savunmasına karşı İran’ın uzun menzilli saldırı kabiliyetini Cumartesi ve Pazar günü bir nevi gördük.”

İsrail’in Suriye, Ürdün ve Irak gibi egemen ülkelerin hava sahasını ihlal etmesi gerekeceğini söylüyor.

Ancak İsrail, İran içinde gizli operasyonlar yürütebilecek deneyimli bir gizli servise sahip.

‘İran kartı’

Orta Doğu uzmanı Tarık Süleyman BBC Urdu’ya İsrail parlamentosu ve kabinesinde savaş yanlısı üyelerin olduğunu ve İsrail başbakanına harekete geçmesi için baskı yaptıklarını söyledi. “Netanyahu kendini siyasi olarak savunmasız bulduğunda hemen İran kartını kullanıyor” dedi.

İsrail’deki İbrani Üniversitesi tarafından Nisan ayında yapılan bir anket, İsrail halkının yaklaşık dörtte üçünün, İsrail’in müttefikleriyle güvenlik ittifakına zarar verecek olması halinde, İran’a misilleme saldırısına karşı olduğunu gösterdi.

Üniversitenin açıklamasında, anketin 14 ve 15 Nisan’da internet ve telefonla gerçekleştirildiği ve hem Yahudi hem de Arap olmak üzere yetişkin İsraillileri temsil eden 1.466 erkek ve kadının katıldığı belirtildi.

İsrail ve İran’ın ‘vekalet savaşı’ nedir?

İsrail ve İran bugüne kadar resmi olarak savaşmamış olsa da, her iki ülke de resmi olmayan bir çatışma içindeydi. Diğer ülkelerdeki önemli İranlı şahsiyetler, İsrail’in sorumlu tutulduğu saldırılarda öldürüldü, İran ise İsrail’i vekilleri aracılığıyla hedef alıyor.

Militan ve siyasi grup Hizbullah, Lübnan’dan İsrail’e karşı İran’ın vekil savaşlarının en büyüğünü yürütüyor. İran, Hizbullah’ı desteklediğini inkar etmiyor.

Gazze’de Hamas’a verdiği destek de benzer. Hamas, 7 Ekim’de İsrail’e saldırılar düzenledi ve onlarca yıldır Gazze Şeridi’nden İsrail topraklarına roketler fırlattı.

İsrail ve Batılı güçler, İran’ın Hamas’a silah, mühimmat ve eğitim sağladığına inanıyor.

Yemen’deki Husiler, yaygın olarak İran’ın bir başka vekili olarak görülüyor. Suudi Arabistan, kendisine atılan Husi füzelerinin İran’da yapıldığını söylüyor.

İran destekli gruplar, Irak ve Suriye’de de önemli bir güce sahip. İran, Suriye hükümetini destekliyor ve İsrail’e saldırılar için Suriye topraklarını kullandığı iddia ediliyor.

Bu habere Ahmen Khawaja, Carla Rosch, Reza Sabeti ve Chris Partridge katkıda bulunmuştur

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu